NEW YORK - Türkiye’nin de üyesi olduğu OECD’ye bağlı kara parayla mücadele birimi Mali Eylem Gücü (FATF) Futbol Sektörü Aracılığıyla Kara Para Aklama Raporunda Avrupa’da 13.8 milyar Euro’yu bulan futbol sektöründe kara para aklama yöntemlerinde kulüplerin kullanıldığı açıklanmıştı. Kulüplerin kayıt dışı ekonomide önemli bir aktör olduğu ve mali disipline sahip olmayan kulüplerde gelir gider dengesinde önemli açıkların olduğu tepsit edilmiş ; Karapara Aklama Raporu’nda, futbol endüstrisinin büyüklüğünün önemli bir para akışına yol açtığı; bunun da hile, yolsuzluk, vergi kaçakçılığı ve kara para aklamayı beraberinde getirdiği raporda vurgulanmıştı. Bu konuda FIFA, UEFA gibi futbolun üst kurumları uyarılmıştı. UEFA Avrupa’da futbol kulüplerini mali disipline almak için, Finansal Fair Play uygulamalarını kademeli olarak hayata geçirmişti.
Her ne kadar (FATF)’nin 2009’da yayınlanan Raporunda Türk futboluna yer verilmemiş olsa da ; Türkiye’deki futbol sektörünün büyüklüğü hakkında bir rakama yer verilmemişti. Gayriresmi rakamlara göre, Türk liginin yıllık geliri 500 milyon Euro’ya yaklaşıyor. Gelirler ortalamasında Türk futbolu, Avrupa’nın 6’ncı ligini oluşturmasına rağmen, Türk Futbolunda mücadele eden kulüpler idari ve sportif, transfer, vergi, gibi mali anlamda yapılan hatalarla bir çok kulübü ekonomik olarak problemli hale getirilmiş borçlandırmış, hatta kapanmalarına neden olmuşlardır. Bu gün Süper Lig’de mücadele eden kulüplerin borçlar toplamı 3 milyar 948 milyon lira, kulüplerin net borçları da 3 milyar 469 milyon lira seviyesinde. Spor Toto Süper Lig’deki 18 kulübün gelirinin 1 milyar 884 milyon lira, alacaklar toplamının 478 milyon TL olduğu TFF yetkilileri tarafından açıklanmıştı.
Türkiye Futbol Federasyonu yönetimi yeni seçilmesi ile başlayan Türk Futbolunun ve Kulüplerinin yeniden yapılanmasında; Özellikle TFF bünyesinde Mali Yapılanma Komitesi kurulması ile UEFA kriterleri ve Finansal Fair-Play uygulamaları konusunda kulüplere destek olunarak kulüplerin mali yapılanmalarında önemli adımlar atılacağı, Süper Lig AŞ nin kurulması ile haklar ile pazarlamanın Kulüpler Birliği Vakfı tarafından ve onun kurduğu şirket tarafından yürütülmesinin mümkün olacağı ifade edilmektedir.
Türk spor kulüplerinin borç sorununun mali yapılarını çözümü için kurulması planlanan Varlık Yapılandırma Şirketi ile Türk futbolunun borç sorununun çözülmesi hedeflenmektedir. TFF bünyesinde akademisyenler ve finansçılar tarafından oluşturulan komisyon tarafından modellenen Varlık Yapılandırma Şirketi kulüplerin yayın ihaleleri dahil tüm ticari gelirlerinin toplanacağı Süper Lig AŞ projesinin kulüplerin borç tasfiyesi ayağını, oluşturacağı ifade edilmektedir.
Federasyon yetkilileri tarafından Kulüpler Birliği Vakfı’nın yasal statüye kavuşturulması, Türk futbolunun özellikle mali mali yapısıyla birlikte finans ve pazarlama noktasında Kulüpler Birliği Vakfı ve vakfın 18 üyesi tarafından oluşturulan Süper Lig AŞ yapısında yürütülmesi ile mümkün olacağı, Kulüpler Birliği Vakfı'nın yayın ihalesi yapıyor duruma gelebilmesi için kanun değişikliğine gerek olduğunu ve Kulüpler Birliği Yasası ile birlikte Yayın ihalesini Kulüpler Birliği Vakfı yapar ibaresiyle birlikte bu yapıyı bir yeni sisteme dahil edilmesi için federasyonun hukukçuları çalışmalarını sürdürmektedir. .
Türk futbolunun kredisin artırmaya yönelik kurulacak olan şirketin Süper Lig ve PTT. 1lig Kulüplerin gelirlerini temlik altına alarak borçlarını üstlenerek ödeyecek olan Varlık Yapılandırma Şirketinin, Süper Lig AŞ’nin bünyesinde ortağı ve iştirakçisi olacaktır. İsteğe bağlı başvuruda bulunacak kulüplerin borçlarını yapılandırarak kaynağı sukuk ve/veya tahvil ihracı.
Kıyı Bankacılığı ( Off-Shore ) Körfez’den, ya da diğer uluslararası fonlardan gelecek sermaye benzeri kredilerden sağlayacağı bir yapısal model olarak hayata geçirilerek, şirketi kulüplerin borçlarını devralarak yapılandıracak ve kulüplerin sonraki borçlanması da şartlara bağlayarak, kulüp yönetimlerinin keyfi harcama yetkileri sınırlandırılacaktır.
Bu finansal yapılanma modeli ile Yüzde 18’ lere kadar borçlanan kulüpler Uluslararası piyasalardan sağlanan kaynak ile maliyetler çok daha aşağıya çekilerek, Kulüplerin Yüzde 12-13’lerle borçlanma imkânına kavuşabilecek, teminat göstermeyi şirket kulüpler adına maliyetleri düşürerek yapacak ve ödemeleri 10 yıllık vadeye yayabilecektir.
Varlık Yapılandırma Şirketi’ne isteyen kulüplerin katılacak olup finasal yapılarını ve borçlarını yönetebilen ve sisteme dahil olmak istemeyen kulüpler katılmayabileceklerdir. Sisteme dahil olan kulüplerin tümünün borçları bir bütün olarak değerlendirilecek, kulüplerin bankalara arsa ve bina olarak verdiği teminatı şirkete verecek şirket kulüpler adına daha ucuz krediler bulacak ve kulüplerin borcunu ödeyecek ve kulüplerin yayın hakkı gibi yasal gelirlerinden borcunu 10 yıl yapılandıracaktır. Parasal hareketler, şahıslar üzerinden olmayıp kulüp, banka ve şirketler üzerinden yürüyecek sistem çalışırken havuzdaki kayıt dışı para trafiği de önlenmiş olacaktır.
Finansal Fair play uygulamasındaki denk hesap ( gelir-gider dengesi) problemi nedeni ile transfer ve borçlanma yapamayan bir çok kulüp yeni kurulacak olan şirketi aracılığı ile borcunu yapılandıracak, eskisi gibi gelir-gider dengesi olmadan bir harcama ve transfer yapamayacaktır. Yeni çıkarılacak yasal düzenlemeler ve yönetmeliklerle, TFF’ bünyesindeki mali kontrol kurulunu ve lisans kuruluna yetkiler verilerek kulüp yöneticilerin borçlanma yetkilerini ve benzeri keyfi uygulamaları da sınırlandırılacaktır.
Sonuç olarak; UEFA Finansal Fair Play Uygulamalrı, TFF nin Mali Yapılanma Komitesi, Süper Lig , PTT 1. Lig AŞ, Varlık Yapılandırma Şirketi, Kulüpler Birliği Vakfı Yasası, Spor Kulüpleri Yasası gibi yasal düzenlemeler ile Türk futbolunun en büyük problemi olan idari ve mali yapılanmalarında çözüm üretilmeye çalışılacak, OECD’ nin Mali Eylem Gücü (FATF) raporunda Futbolseverlerin paranın kaynağını önemsemediği gerçeğinden yola çıkılarak batmakta olan Türk futbol gemisi, ülke dışında sağlanan fonların yine ülke dışında kullandırılmasını amaçlayan ve sektörle ilgili her türlü yasa ve yönetmeliklerin dışında kalan serbest bankacılık anlamını taşıyan Kıyı Bankacılığı (Off-Shore) ile kurtarılmaya çalışılacaktır. Umarız..! Bu günlerde mali yapılanma formüller yüzünden kafaları karışan Türk futbol kulüpleri, denizde batmaktan kurtulurken kıyıda batmasın…fakat ne yapalım Denize düşende yılana sarılır…
Doç.Dr. Sebahattin Devecioğlu | FIRAT UNIVERSITESI | This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it. | 2015