Ressam Hikmet Çetinakaya New York'taki sergisinin açılışında "Türkiye'de sanatçı olmanın keyfini yaşayamıyorum" dedi.
Salı akşamı Başkonsolos Levent Bilgen ve eşi Ayşe Bilgen, ressam Hikmet Çetinkaya'nın sergisinin açılışı sebebiyle New York Türkevi'nde bir resepsiyon verdi. Türk ve Amerikalı sanatseverlerin bir araya geldiği gecede eşiyle beraber açılışa katılan ressam Çetinkaya, New York'ta ilk kez sergi açmanın heyecanını yaşadığını dile getirdi. "New York marka olan bir kent. Bu sergiyi, sanatın merkezinde -yani New York'ta- açmanın benim için ayrı bir önemi var" dedi.
İlk günden 7 eseri satıldı
Başkonsolos Bilgen'in ve eşi Ayşe Hanım'ın yanı sıra, Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Ertuğrul Apakan ve Birleşmiş Milletler Daimi Temsilci Yardımcısı Hüseyin Müftüoğlu'nun da katıldığı resepsiyonda, sanatçının Türkiye'den getirdiği 15 eserinden 7 tanesi Türk ve Amerikalı sanatseverler tarafından satın alındı.
"Resim konuşulmayanı konuşmaktır"
New York'taki sergisinin açılışında karşılaştığı yoğun ilgiden son derece memnun olan sanatçı Hikmet Çetinkaya Turkish Life News'e verdiği demeçte, resimlerine okuduğu şiirlerden, dinlediği müziklerden, izlediği filmlerden ve okuduğu felsefe kitaplarından bir anlam katmaya çalıştığını ifade etti. "Resimlerimde salt gördüğünüz gelinciklerden önce bir yaşanmışlık var. Bu yüzdendir ki, resim konuşulmayanı konuşmaktır" dedi. Eserlerinde sıkça yer alan gelinciik öğesinin kendisi için ne anlam ifade ettiği sorulduğunda "Gelincik geçmişe saygı duymak, unutmamak, içimizde bulunduğumuz anın değerini bilerek onu değerli kılmak ve yaşama sıkı sıkıya bağlanmaktır" diye yanıt verdi.
"Türkiye'de sanatçı olmanın keyfini yaşayamıyorum"
36 yıldır resim yapan ve geçimini bu şekilde sağlayan Hikmet Çetinkaya, New York'taki sergi açılışında verdiği demeçte, Türkiye'de bir çok sanatçı olmasına rağmen ekmeğini bu şekilde kazanan kişilerin sayısının çok az olduğunu belirtti. "Bu nedenle sanatçı kesim tarafından hoşgörüyle karşılanmıyorum. Aslında Türkiye'de sanatçı olmanın keyfini yaşayamıyorum. Normalde yılda 4 ya da 5 kere yurtdışında sergi açıyorum. Ancak yurtdışına çıktığımda bu sevinci yaşayabilirken asıl istediğim Türk sanatçısı olmanın gururunu yaşamak" diye kaydetti.
"Türkiye'ye kuşbakışı bakıyorum"
2002 senesinden itibaren Paris'te de bir atöylesi olan Çetinkaya sık sık Fransa'ya gidip geliyor. İkinci bir atöyle açmak için neden Paris'i tercih ettiği sorulan ressam, "Türkiye'de her hangi bir ürünü dışarıya çıkarmak çok zor. Bir çok gümrük belgesi isteniyor fakat yurt dışında bu konuda çok daha rahatsınız. Ayrıca Paris'teki atölyemdeyken yurtdışında kim ne yapmış nasıl yapmış hepsini gözlemliyorum. Türkiye'ye dışarıdan kuşbakışı bakıp kendime 'Ben ne yapmalıyım?' diye soruyorum" diye yanıt verdi.
TURKISH LIFE NEWS ÖZEL HABER