WASHINGTON — Amerika’da başkanlık seçimlerine iki yıldan fazla süre var. Ancak yıllar sonra ilk kez Cumhuriyetçi Parti’den 2016 başkanlık yarışı için aday olarak öne çıkan bir isim yok.

Cumhuriyetçi Parti’nin yeni yüzlerini getiriyoruz ekranlarınıza. Bazılarının başkanlık seçimlerinde aday olması sözkonusu.

Bunlardan biri, Başkan Obama’yı en çok eleştiren siyasetçilerden Kentucky senatörü Rand Paul. Paul, muhafazakarların katıldığı bir konferansta yapılan mini seçimin galibi oldu: ”Mahkemelerde Demokratlar’a meydan okuyacak, sandıkta onlarla hesaplaşacağız. Başkan Obama’nın anayasamızı hiçe saymasına izin vermeyeceğiz.”

Paul’un en büyük rakiplerinden biri, Texas senatörü Ted Cruz: ”Halk feci şekilde sıkıntı çekiyor. Ülkenin kaderini değiştirmemiz şart. Bunu 1980’de Reagan Devrimi başarmıştı. Benden söylemesi, aynı devrim bugün yeni baştan yaşanabilir.”

Cruz ve Paul, aşırı muhafazakar Çay Partisi hareketinin çok popüler simaları. Bu hareket 2010’da Cumhuriyetçi Parti’nin Temsilciler Meclisi’nde kontrolu ele geçirmesine destek olmuştu.

Alaska eski valisi ve eski başkan yardımcısı adayı Sarah Palin, Cumhuriyetçiler’i, Çay Partisi’ni dikkate almaya çağırıyor: ”2010 yılında size zafer kazandıran ara seçimleri hatırlıyor musunuz? Bu zafer Çay Partisi’nin eseriydi, sizin değil.”

Washington’daki Pew Araştırma Merkezi’nden Carroll Doherty’ye göre Cumhuriyetçi Parti içindeki bölünme, bu yılki Kongre ara seçimlerinde daha da belirginleşecek: ”Cumhuriyetçi Parti şu anda son derece karmaşık bir süreçten geçiyor. Partide bölünmeler var. Zayıflayan her partide olduğu gibi Cumhuriyetçi Parti de yolunu bulma telaşı içinde. Demokratlar da geçmişte aynı konumdaydı.”

Bazılarıysa anlaşmazlıkları önemsemiyor. Bunlardan biri 2012 seçimlerinde başkan yardımcısı adayı olan Wisconsin Milletvekili Paul Ryan: ”Çay Partisi egemen güçlere, sosyal muhafazakarlara karşı. Parti için kavga, çatışma, anlaşmazlık, birbirinin arkasından konuşma var. Ben İrlandalı’yım, bunlar bizim ailelerimizde hep olur, gayet normal.”

2016 başkanlık yarışı için adı geçen bir başka Cumhuriyetçi ise New Jersey Valisi Chris Christie: ”Eğer kazanamazsak ülkeyi yönetemeyiz. Ülkeyi yönetme şansımızın olmaması, toplumumuzu yoğurup şekillendirme şansını kaybetmek olur. İşin kötüsü, bu işi bizim için başkaları yapar ve şimdi yapıyor.”

Ancak Carroll Doherty’ye göre, yıllar sonra ilk kez Cumhuriyetçiler içinde öne çıkan bir isim yok: ”Bu durum çok ilginç olaylara gebe. Cumhuriyetçi Parti’de liderliğe oynayacak belirgin bir isim yok. Yarış şu anda herkese açık.”

Demokrat Parti içinse durum farklı. Eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton başkanlık yarışına girmeye karar verirse 2016‘nın en favori ismi olabilir.