Silah Ticareti Anlaşması konusunda mutabakata varılması için düzenlenen ve 28 Mart'a kadar devam edecek konferansa 193 üye ülkeden delegeler katılıyor.
Anlaşma konusunda Temmuz 2012'de yapılan toplantıda mutabakata varamayan BM Genel Kurulu üyeleri, konuyu tekrar müzakere etmek için Mart ayında konferans düzenlemeyi kabul etmişti.
BM Silah Ticareti Anlaşması, kabul edilmesi durumunda donanma gemilerinden saldırı helikopterlerine, tabancalardan otomatik tüfeklere tüm konvansiyonel silahların yaklaşık 70 milyar doları bulan yıllık satışlarını kontrol altına alan ilk küresel anlaşma olacak.
Hafif ya da ağır tüm konvansiyonel silah türlerinin sınır ötesi transferine yeni standartlar getiren anlaşma, silah ambargosunu ihlal eden, soykırım, savaş suçu ya da insanlığa karşı suç işleyen ülkelerin konvansiyonel silah alış ve satışını da yasaklıyor.
Genel Kurul'da kabul edilmesi durumunda anlaşmanın yürürlüğe girebilmesi için üye ülkelerin parlamentoları tarafından da onaylanması gerekiyor.
Silah satışının kontrol altına alınmasını savunan çevreler ile insan hakları eylemcileri, dünyada dakikada bir kişinin silahlı şiddet olayları nedeniyle yaşamını yitirdiğine işaret ederek, silah ve cephanelik satışının kontrol altına alınması için küresel anlaşmaya gereksinim duyulduğunu vurguluyor.
ABD silah lobisinden Washington yönetimine baskı
ABD'deki güçlü silah lobisinin, Washington yönetime anlaşmayı kabul etmemesi için baskı yaptığı ileri sürülüyor.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, geçen hafta yaptığı açıklamada, ABD'nin anlaşmaya koşullu destek verdiğini belirtmişti.
Washington yönetiminin uluslararası silah satışının küresel barış ve istikrar üzerindeki olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak için etkili bir anlaşmaya varılması çabalarını desteklediğine dikkati çeken Kerry, ABD'nin konvansiyonel silahların sadece uluslararası satışını düzenleyen bir anlaşmaya taraf olabileceğini ifade etmişti.
Kerry, ABD'nin Amerikan halkının silah edinme ve taşıma hakkına yeni sınırlamalar getirecek bir anlaşmayı ise kabul etmeyeceğini vurgulamıştı.
Dünyanın bir numaralı silah üreticisi ve ihracatçısı konumundaki ABD, anlaşmaya cephaneliklerin eklenmesine de karşı çıkıyor.
İnsan hakları grupları ise sadece küçük ve hafif silahlar için her yıl 12 milyar merminin üretildiğini, 4,3 milyar dolarlık cephanelik piyasasının anlaşma dışında bırakılamayacağını ileri sürüyor.