Programın açılış konuşmasını Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkan Yardımcısı Ahmet Algan, yaptı. Ahmet Algan, “Yurtdışı Genç Liderler Projesi”ni tanıtarak, programın, her sene farklı ülkelerden öğrencilerin katılımıyla kültürlerarası iletişim, kişisel gelişim, kültür ve tarih konularında gençlerin bulundukları toplumlarda başarılı bireyler olarak yetişmesini hedeflediğini belirtti.
Başkan Yardımcısı Algan, Eğitim programlarından kültür gezilerine, staj programlarından dil kamplarına kadar farklı içeriği ile Genç Liderler programının, yurtdışında yaşayan gençlerimizin sosyal ve kültürel hayatta başarılarını desteklemek maksadıyla hayata geçirildiğini söyledi.
Açılışta konuşan Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru ise, Yurtdışı Türkler Başkanlığı’nın her geçen gün daha güzel çalışmalara imza attığına değinirken, yurtdışındaki vatandaşlarımızın artık eğitim düzeyinin daha ileri seviyelerde olduğunu, Türkçe dil eğitiminin ise daha çok desteklenmesi gerektiğini belirtti.
Dışişleri Bakanlığı olarak, M.E.B ve Anadolu Üniversitesi ile çalışmalar yaparak internet üzerinden Türkçe dil kurslarının verildiğini ve yurtdışındaki başarılı öğrencileri destekleme projelerinin yer aldığını belirtirken, entegrasyonun ikili bir süreç olduğunu ve diğer ülkelerin de Türkiye ile dayanışma içinde olması gerektiğine dikkat çekti. Programa katılan gençlere; “sizler yurtdışındaki elçilerimizsiniz o nedenle eğitiminize özel önem vermenizi bekliyoruz, kendinizi iyi yetiştirin ki yabancı düşmanlığı ve neo-nazizm gibi olaylara karşı sağlam duralım” diye seslendi. Koru, Dışişleri olarak desteklerinin devam edeceğini, yurtdışındaki vatandaşlara yönelik çağrı merkezleri kurulduğunu ve Amsterdam, Edinburgh ve Kassel’de yeni başkonsolosluklar açılacağı müjdesini verdi. Koru, gençlerin siyasete katılımlarının büyük önem taşıdığını da sözlerine ekledi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise, 155 ülkede yaklaşık 6 buçuk milyon Türk vatandaşının yurtdışında büyük bir güç temsil ettiğini belirtirken, zamanla iş gücü maksadıyla gidip şimdi ki nesillere başarılı ve söz sahibi bir zemin hazırlayan vatandaşlarımıza teşekkür etti.
“Sorumluluğumuz düne göre daha fazladır” diyen Bozdağ, kendi kültürümüzü ve dilimizi korumanın önemine değinirken, yaşanılan ülkenin de en az kendi dilimiz kadar iyi öğrenilmesi gerektiğini vurguladı. Yurtdışında Türkçe’nin kullanımını yaygınlaştırmak adına 35 farklı yerde Yunus Emre Enstitülerinin kurulduğunu belirten Bekir Bozdağ, daha da
artacak olan kültür merkezleri ve kütüphanelerle Türkçe’nin en iyi şekilde destekleneceğini ifade etti.
Yurtdışında yaşayan yeni neslin entegrasyon değil eşit katılım sorunu olduğunu belirten Bozdağ, geleceğin liderleri olacak gençlerin bu konuda mücadele etmelerini ve gerçek bir liderin asla pes edip yılmaması gerektiğini söyledi.
Gençlik dairelerince alınan çocuklara da değinen Bozdağ, büyük bir asimilasyon sorunu olduğunu, bu nedenle Sivil Toplum Kuruluşlarının etkin olması gerektiğini ve hayırlı işler yapmak için artık yarış içinde olunması gerektiğini belirtti.