Gündem
The Society of Foreign Consuls Dünya’nın Başarılı Kadınlarını Ödüllendirdi...

The Society of Foreign Consuls (SOFC) New York’ta Dünya Kadınlar Günü’nde farklı ülkelerden seçtiği 12 başarılı kadını onurlandırdı.

- Monday, 21 March 2016 16:11
Mustafa Koç hayatını kaybetti

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, sevk edildiği Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi'nde hayatını kaybetti.

- Thursday, 21 January 2016 09:20
Erdoğan ve Obama birlikte açacak

ABD'deki dünyanın en büyük külliyesinin açılışını Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Obama birlikte yapacak.

- Friday, 25 December 2015 13:12
Turkish Life Magazine

- Sunday, 15 November 2015 16:41
Obama: Paris saldırıları tüm insanlığa karşı yapıldı

ABD Başkanı Barack Obama Paris'te çok sayıda kişinin ölümüne neden olan saldırın ardından açıklama yaptı. Obama 'Bu saldırı tüm insanlığa ve insanlığın evrensel değerlerine yapılmış bir saldırıdır.'

- Saturday, 14 November 2015 11:07
ABD ‘Cihatçı John’u vurduğunu açıkladı

Amerika Birleşik Devletleri, IŞİD’in kafa kesme videolarında görülen “Cihatçı John” lakaplı militan Muhammed Emwazi’yi hedef alan bir hava saldırısı düzenledi.

- Friday, 13 November 2015 12:47
Okul gezisine giden Türk öğrencileri mülteci sandılar

Erasmus öğrenci hareketliliği kapsamında Çek Cumhuriyetine gelen Giresun Mesleki Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, mülteci sanılarak yaklaşık 3 buçuk saat boyunca ormanlık alanda bekletildi.

- Friday, 13 November 2015 11:43
Gelecek Vadeden Küresel Liderlere Burs İmkanı

ABD Dışişleri Bakanlığı, gelecek vadeden sivil toplum örgütlerinin liderlerine, Amerika Birleşik Devletleri’nde, 6 ila 18 aylık mesleki gelişim hedefli bir programa, burslu katılım olanağı sağlayan bir fırsat sunuyor.

- Tuesday, 27 October 2015 18:44
Amerika’da Türkler sandık başında

Türkiye’de 1 Kasım'da yapılacak genel seçimler için ABD'de yaşayan vatandaşların oy kullanma işlemi başladı. Bugün itibarıyla ABD genelinde 7 ayrı temsilcilikte toplam 91 bin 304 seçmen 200 sandıkta oylarını kullanabilecek.

- Saturday, 17 October 2015 16:24
ABD'deki gururumuz Prof. Dr. Feryal Özel bir kez daha gururlandırdı

ABD'deki gururumuz başarılı astrofizikçi Prof. Dr. Feryal Özel, Amerikan Fizik Derneği'nin en büyük onurlarından biriyle ödüllendirildi.

- Tuesday, 13 October 2015 18:47
HDP'li danışman patlamayı 9 saat önceden duyurdu

Ankara’da gerçekleşen patlamayı, HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın danışmanının dün gece, patlamadan yaklaşık 9 saat önce twitter’dan duyurduğu ortaya çıktı.

- Saturday, 10 October 2015 17:10
Giydiği kostüm ve söylemleri ABD turnesini iptal ettirdi

Sezen Aksu’nun ABD ve Kanada’yı kapsayan turnesi iptal edildi. Turnenin ABD’de yaşayan Türklerin Aksu’nun siyasi söylemlerine duyduğu tepki nedeniyle iptal edildiği öğrenildi.

- Saturday, 10 October 2015 03:06
Türk bilim adamına Nobel Kimya Ödülü

Nobel Kimya Ödülü aralarında bir Türk'ün de bulunduğu üç bilim insanına verildi. Aziz Sancar, Thomas Lindahl ve Paul Modrich DNA onarımı alanındaki çalışmalarıyla ödüle layık görüldü.

- Wednesday, 07 October 2015 09:42
BM Genel Kurulu eski başkanı tutuklandı

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na bir dönem başkanlık yapan John Ashe, rüşvet ve yolsuzluk suçlamasıyla Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde tutuklandı. Emekli diplomat Ashe, Çinli emlak şirketlerinden 1.3 milyon dolar rüşvet almakla suçlanıyor.

- Wednesday, 07 October 2015 08:56
Türkiye ile ABD arasında bilgi paylaşımında dev imza!

Türkiye ile ABD arasında Genişletilmiş Bilgi Değişimi Yoluyla Uluslararası Vergi Uyumunun Artırılması Anlaşması imzalandı.

- Monday, 03 August 2015 12:26

‘Erdoğan’ın son kullanma tarihi aşıldı’

“Erdoğan için tehlike çanları çalıyor. Partisinin ‘istifa et’ demesi yakındır. AKP içerisinde de Başbakan'ın son kullanma tarihini doldurduğuna dair bir düşünce oluştu"

Türkiye ve Atatürk hakkında yazdığı kitaplarla tanınan BBC Türkçe’nin eski bölüm başkanı ve tarih profesörü Andrew Mango 11 yıllık AKP iktidarında siyasi istikrarın Gezi ile birlikte kırıldığını söyledi. Mango, Erdoğan’ın son kullanma tarihinin aşıldığını belirterek, “AKP içerisinde de Başbakan’ın son kullanma tarihini doldurduğuna dair bir düşünce oluştu. Bunu dile getiremiyor olsalar da söylem farklılıklarından görebiliyoruz” dedi.

AKP iktidarının 11 yıllık sürecinde ne değişti ?

Siyasi istikrar son günlere kadar korundu. En azından Gezi olaylarına kadar korundu diyebiliriz. Türkiye istikrarsızlıktan çok çekmişti. Özellikle ekonomide istikrar önemliydi. Ekonomik kalkınma bu iktidarın, partinin en büyük başarısı olmuştu. Bunu da Başbakan seçtiği ekonomistlere ve maliyecilere borçludur. Çoğu Amerika’da staj görmüş, eğitim almış kişilerdir. Başta Ali Babacan olmak üzere son derece becerikli ekonomik idareci grubunu ülkenin başına getirmiştir. Onlar ekonomik kalkınmayı sağlamıştır. Bu kalkınma büyük ölçüde yabancı sermayenin girmesiyle alakalıydı ancak bir rahatlama yarattı.

‘AKP askeri vesayeti kendisi için kaldırdı'

AKP siyasi bakımdan ‘Askeri vesayete son veriyoruz’ dedi ama şimdi iktidarın önünde fren kalmadı. Askeri vesayet bir fren unsuruydu ve bunu kendisi için kaldırdı. Son olarak da yargıyı ele geçirdi.

Gezi’yle nasıl bir kırılma yaşandı?

Gezi’den sonra siyasi istikrar bozuldu. Siyasi istikrar bozulursa ekonomik istikrar da bozulur. Gezi’deki protesto dalgası hükümeti sarstı ve var olan değişim beklentisi iyice belirginleşti. Başbakan’ın son kullanım tarihi aşıldı. Gezi bunu ortaya koydu. O da bu talebin farkına vararak korkuya kapıldı.

AKP’nin sıfır sorun politikası neden başarılı olamadı?

Dış politikada Başbakan’ın seçtiği danışman, Ahmet Davutoğlu aynı şekilde başarılı olamadı. İktidarın başında eski dış politikaya bağımlılık bir süre muhafaza edildi ancak bu uzun müddet devam etmedi. Komşularla sıfır sorun, Ortadoğu’da önderlik gibi fikirler öne çıktı. Bu da tam bir fiyaskoyla sonuçlandı. Türkiye Osmanlı mirası dolayısıyla Ortadoğu’yu herkesden iyi biliyor, anlıyor, idare edebiliyor. AKP’de de biz Osmanlı torunuyuz, dolayısıyla Ortadoğu’yu herkesden iyi anlıyoruz şeklinde bir yaklaşım ortaya çıktı. Oysa yeni dış politika dış işleri bakanının Ortadoğu’yu hiç anlamadığını göstermiştir. Mesela Mısır’da Müslüman Kardeşler’i desteklemişti. İktidardan kovuldukları zaman bu beklenmiyordu. Suudi Arabistan’ı anlayan yok. ‘Irak’ın birliğini koruyacağız’ dendi o da olmadı. Suriye’de tamamen hesapsız iç savaşa girildi. Amerika’nın desteği arkadan gelecek diye beklendi ancak o destek de gelmedi. Hükümet Suriye’ye saplandı.

Tüm bu politikaların Batı’daki yansıması nedir?

Başbakan Erdoğan ‘Avrupa odaklı politika güdüyoruz’ dedi. Buna sadık kalmadı. Son zamanlarda tuhaf tuhaf yeni yaklaşımlar belirdi. ‘Rusya ve Kazakistan’la beraber gümrük birliği kuracağız’ dedi. ‘Avrasya Gümrük Birliğine gireriz’ diye beyanat verdi. Çin’le füze anlaşması yapması gibi adımları NATO’yu korkuttu. Eninde sonunda NATO’ya bağlı kalacak Türkiye. Ama bütün bu teşebbüsler korku yaratıyor.

Başbakan’ın söylemleri nasıl karşılanıyor?

Başbakan Putinvari ve Batı tarafından da otoriter bir lider olarak görülüyor. Ancak bu zamanla ortaya çıkan bir şey. Koltuğa yapışma sendromu. Yalnız Erdoğan’a özgü değil, Margaret Thatcher’da da aynı örneği görmüştük. Hatta 1. Dünya Savaşı’ndan sonra Churchill Başbakan olduğunda zorla istifa ettirilmiş. O da bırakmak istemedi. Tarih bunun örnekleriyle dolu.

Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı Gül ve AKP kurmaylarıyla birbirine zıt söylemleri parti içerisinde bu tür bir beklenti oluştuğuna mu işaret ediyor?

Erdoğan’ı Cumhurbaşkan’ı Gül’den ayırmak lazım. Gül daha kapsayıcı, ancak Erdoğan’ın istediği şahsi iktidar. Hiç freni olmayan bir iktidar. Putin egosu bu. Chavez’i de halk seçti ve ondan sonra ‘İstediğimi yaparım’ dedi. Tek başına seçim yetmez. Sandık lazım ancak sandık demokrasi için yeterli değildir. Amerika’da kongre, İngiltere’de de yargı bu gücü dengeliyor mesela.

‘TEHLİKE ÇANLARI ÇALIYOR’

İngiltere’de Margaret Thatcher’ı kendi partisi istifa ettirmişti. AKP de aynen Erdoğan’ı istifa ettirebilir. AKP içerisinde de Başbakan’ın son kullanma tarihini doldurduğuna dair bir düşünce oluştu. Bunu dile getiremiyor olsalar da söylem farklılıklarından görebiliyoruz. Kurmaylar da kendi siyasi geleceklerini kurtarmak zorundalar. Bu nedenle ‘Başbakan’ın hizmetini takdir ediyoruz ancak bu kadar’ düşüncesi içindeler. Erdoğan için tehlike çanları çalıyor. Partisinin istifa et demesi yakındır. Bunun gümbür gümbür geldiğini kurmaylarıyla arasındaki söylem farklılıklarından görüyoruz.

Erdoğan'ın hala çok güçlü bir destekçi kitlesi var. Tüm bu baskıcı söylemlere rağmen bu desteği nasıl koruyor?

Başbakan’a destekten ziyade vatandaş cüzdanıyla oy veriyor. Parasını düşünerek yani. Ekonomik sıkıntı duyacak olursa destek o derece azalır. Vatandaşın gerek altyapıda gerekse hayat şartlarında büyük bir düzelme yaşandı AKP döneminde. Bu formül bozulursa destek azalır ki bozulmak üzere.

AKP çözüm sürecini doğru yönetiyor mu? Kandil ve BDP’den oyalama sürecine dönüştüğüne ilişkin açıklamalar var..

Kürt açılımı bu iktidarın inkar edilemeyecek büyük bir başarısıdır. Çünkü Kürt milliyetçiliği bir olgudur. Onunla yanyana yaşamak lazım. Daha önce bu yönde birşey yapılmamıştı. Bunun bir sonucu olarak Türkiye Kuzey Irak’daki Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile son derece verimli bir işbirliği kurdu. Gelecekte Kuzey Irak ile Suriye’de Kürtlerlerin yaşadığı bölgeleri Türkiye’nin ekonomik sahası içine girecektir. Bu da 1. Dünya Savaşı’yla çizilen sınırların değişmesi anlamına gelecektir. Bütün Osmanlı Kürtleri Türkiye’nin bünyesi içine alınabilir. Oyalama var ama yine de gerilla savaşı durdu. Daha önce böyle birşey yapılmamıştı. Belki mehter takımı gibi iki adım ileri bir geri taktik ama yine de ilerleme var.

Andrew Mango kimdir?

İstanbul’da doğan Andrew Mango Büyük tarih profesörüdür. İskender olayının islamiyet içinde yer alan biçimleri üzerine yaptığı araştırmayla doktorasını verdi. 1947’de öğrenciyken katıldığı BBC’de on dört yıl boyunca Türkçe Yayınlar bölümünün yöneticiliğinde bulundu. Güney Avrupa ve Fransızca Yayınlar müdürüyken 1986’da emekliye ayrıldı. O günden bu yana, bütün çalışmalarını Türkiye’yle ilgili konularda araştırmalara ayırdı. Londra’da oturan ancak sık sık Türkiye’yi ziyaret Mango’nun, Türkiye’yle ilgili ilk yazısı 1957 yılında Political Quarterly adlı dergide yayınlandı. Turkey ve Discovering Turkey adlı tanıtıcı çalışmalarını Turkey: The Challenge of a New Role ve Türkçe’de Atatürk (Modern Türkiye’nin Kurucusu) adlı kitapları izledi. (Ceren Buyuktetik)

Read 1312 times
Rate this item
(1 Vote)
Published in MANSET

Özel Haber


ADV

BİZİ TAKİP EDİN  

  

Bültene abone olun

TURKISH LIFE MAGAZINE

Linkler