Birleşmiş Milletler tarafından gençlerin problemlerine ve kaygılarına dikkat çekmek dikkat çekmek ve onları günümüz dünyasında ortaya çıkan sorunların çözümüne dâhil etmek amacıyla 1999 yılından bu yana her yıl 12 Ağustos da kutlanan Uluslararası Gençlik Günü bir çok anlam ifade etmektedir.
Türkiye’de Gençlik Politikaları Bütüncül Bir Yaklaşım isimli çalışmada ; Genç ve Gençlik kavramları biyolojik, psikolojik, sosyolojik açılardan ele alına bilmektedir. Kimilerine göre; 12-25 kimilerine göre; 15-29 kimilerine göre ise 18 yaşında başlayıp 35 yaşına kadar uzanan bir dönem olan gençlik farklı açılardan farklı perspektiflerde yorumlanmaktadır. Gençlik kavramının tanımı; biyolojik, psikolojik ve toplumsal gelişime ölçü alınarak yapıldığı taktirde, biyolojik, psikolojik ve sosyal olmaması nedeniyle gençlik çağının başlangıcı ve bitişi konusunda net bir sonuca ulaşılamamaktadır.
Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi ve Dünya Bankası’nın çoğu yayınında ise gençlik; insan yaşamının bir evresi, çocukluk döneminden yetişkinliğe bir geçiş olarak betimlenerek ve genelde somut bir yaş grubuna indirgenerek tanımlanmaktadır. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Komisyonu (UNESCO) 2050 yılına kadar dünya nüfusunun yüzde elli oranında bir artış göstererek insan sayısının dokuz milyara çıkmasının beklendiğini, dünya nüfusunun yarısının yirmi yaş altında olduğu ve genç nüfusun da yüzde doksanının gelişmekte olan ülkelerde yaşadığını, ayrıca gençliğin küresel ekonomide önemli bir hissedar ve yakın gelecekteki değişimler için de çok önemli bir itici güç oluşturacağını belirtmektedir.
Birleşmiş Milletlerin 2008 yılında “Türkiye’de Gençlik ” başlıklı bir raporuna göre Türkiye’de 15-24 yaş aralığında12 milyon genç bulunuyor. 2023 yılına gelindiğinde Türkiye nüfusunun yaklaşık % 70’i çalışma çağında olacak ve zamanla azalsa da ülkenin çalışma çağındaki nüfusu 2040 yılına kadar artmaya devam edecek. Türkiye nüfusunun %46’sı 24 yaşının altında ve gelecek 20-30 yıl içinde de, Türkiye’nin bu genç nüfusunu koruması beklenmektedir. Ayrıca raporda, bugün genç olan kişilerin 2023 yılında Türkiye’de karar alıcılarının ve uygulayıcılarının çoğunluğunu oluşturacağı ve Türk gençlerini önümüzdeki yılların zorluklarına hazırlamak üzere donatmak için yatırımlar yapmaya şimdiden başlanması gerektiği söylenmektedir.
2006 Yılında KONDA, tarafından yapılan Türkiye’de Gençliğin Durumu Araştırması’na katılan gençlerin % 30’u okula gidiyor, % 30’u çalışıyor, % 40’ı (5 milyon) ise atıl durumda. Yani ne çalışıyor ne de okuyor. 650.000 engelli genç var, tüm ümidini kaybetmiş ve iş aramaktan vazgeçen 300.000 genç bulunduğu ifade edilmektedir.
Türkiye’de belirgin bir gençlik politikasına ve gençliğe destek olacak kurumlara ihtiyaç vardır. Belirgin gençlik politikasına ihtiyaç, sadece Türkiye için değil, Kuzey ve Güney Amerika ve Avrupa ülkeleri için de söz konusudur.
Birleşmiş Milletlerin, Avrupa Birliğinin, bir çok Devlet kurumlarının, Sivil Toplum Örgütlerinin, Gençlik ve Gençlik politikalarına ilişkin bir çok yasal düzenlemeleri ve raporları, plan programları ve stratejileri bulunmaktadır. Bu raporlara baktığımızda, Dünyada yaşanan bir çok olumlu veya olumsuz siyasi, ekonomi, sosyal ve toplumsal gelişmelerin merkezinde gençler bulunmaktadır. Tüm dünyada geçmişten günümüz bir çok gençlik harekatı, önemli sonuçlar doğurmuştur Gençler dünyaya yön vermekte, dünyayı şekillendirmektedir. Artık bir çok ülke gençliğe önem vererek, geleceği onlara göre şekillendirmek adına gençlik politikalarına ve stratejilerini sürekli geliştirmektedirler.
Yeni bir dünya düzenini tesis edilmeye çalıştığı bu günlerde gençlerin önemini kavrayarak onların sağlıklı mutlu ve üretken ola bilmelerinin yanı sıra tüm kötü alışkanlıklardan koruyarak gelişen dünyaya pozitif yönde katkılar sağlamanın yollarını bulmalıyız, gençlerin kendilerini ifade etmelerine fırsat tanımalıyız.
12 Ağustos 2014’de Birleşmiş Milletler tarafından uluslar arası düzeyde kutlanacak olan Dünya Gençlik Günü bu anlamda çok büyük önem arz etmektedir.
Sebahattin Devecioğlu | FIRAT UNIVERSITESI | This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it. | 2014